Uzman Klinik Psikolog Pedagog Betül Baltacı 0533 373 81 23
betuel@baltaci.org
Çocuklarda sınav kaygısı
27/02/2014 Çocuklarda sınav kaygısı Çocuğunuz sıklıkla gerginse, okula gitmek, ders çalışmak kendisine zor geliyor ve o sürekli ders çalışmayı erteliyorsa, sınavlarına çalışmasına rağmen büyük bir korku ve endişe ile sınava giriyor, mide bulantılarından, huzursuzluklardan ve iştahsızlıktan yakınıyorsa, sınav kaygısı çekiyor olabilir.
Sınav kayısı nedir? Sınav kaygısı değerlendirilmeye, sınanmaya dair hissedilen aşırı korku ve endişedir. Sınava çalışılmış olsa dahi, çocuk sınav sırasında aşırı heyecan ve gerginlik yaşar. Bu durum sınavlarının başarısız geçmesine neden olur.
Sınav kaygısının sebepleri nedir? Sınav kaygısının birçok nedenleri olabilir. Buna bağlı olarak çocuğunuzun karakteristik özellikleri büyük rol oynamaktadır. Örneğin özgüven eksikliği yaşıyor olabilir ya da kendisini yeterli bulamayabilir. Veya çok mükemmeliyetçidir ve başarısız olma endişesi ile dikkatini bir türlü toparlayamaz. Sıklıkla rastlanan bir başka durum ise çocuğun üzerindeki çevresel baskıdır. Bu durumu tetikleyende en çok anne ve babanın tutumudur. Özellikle sınava verilen aşırı önem ve ehemmiyet ve buna bağlı olarak çocuğa yüklenilen beklenti, çocuklarımızı daha fazla bir çıkmaza itebilir.
Sınav kaygısının belirtileri nelerdir? Sınav anı stres içerikli bir durumdur, buna bağlı olarak da çeşitli belirtileri vardır: 1. odaklanma sorunu 2. konsantrasyon bozukluğu 3. organizasyon bozukluğu (sınava çalışmada, sosyal aktivitelere vakit ayırabilmede sıkıntı yaşarlar) 4. gerginlik ve mutsuzluk 5. motivasyon eksikliği 6. yüksek derecede kaygı ve endişe 7. uyku bozukluğu 8.mide ve bağırsak rahatsızlıkları Bu durum sadece sınav anı değil haftalar, hatta aylar öncesinden başlayabilir. Sınav kaygısı çocuklarımızın okul hayatının yanı sıra özel ve sosyal hayatlarını da etkilemektedir. Çocuklar hiçbir şeyden zevk alamaz ve sürekli sınav yaklaşıyor endişesi ile sosyal aktivitelere katılma istekleri de azalmaya başlar.
Sınav esnasındaki belirtiler -aşırı endişe -panik hali -çarpıntı -titreme -aşırı terleme veya üşüme -kafada ambelelik -her şeyi unuttum hissi
Peki, bu durumda ne yapılmalı? Eğer çocuğunuz da bu durumlardan şikâyet ediyorsa, ya da siz ebeveyn olarak çocuklarınızda sınav kaygısı belirtileri görüyorsanız, bir uzmana başvurma zamanı gelmiştir. Tabi bu durumun sadece çocuğa bağlı olduğunu düşünürsek, çocuklarımıza haksızlık yapmış oluruz. Çocuklarımızı yönlendirmeden evvel ebeveynlerinde yapması gereken ve değiştirmesi gereken bir takım düşünceler vardır. Öncelikle daha ılımlı, anlayışlı ve yapıcı yaklaşılmalı. En önemli unsur anne ve babanın notlara ve sınavlara olan tutumunun değişmesidir. Eleştiriden uzak ve motivasyon kırıcı hitaptan vazgeçilmeli, biraz empati kurarak kendisini rahat ve anlaşılmış hissetmesi sağlanmalıdır. Onların sıkıntısını hafifletmenin en iyi yolu samimi, destekleyici ve eleştiriden uzak bir yaklaşımdır. Elbette teşvik önemlidir fakat bu aşırıya kaçmamalı, büyük beklentiye girerek, çocuk demotive edilmemelidir. Sınav kaygısının tedavisi mümkündür ve başarılı sonuçlar elde edilir. Tedavi süresinde farklı unsurlar ele alınmaktadır. Varsa kaygı bozuklukları daha sonrada farklı stratejiler öğretilir. Odaklanmayı öğrenme, zamanı doğru kullanma, doğru ders çalışma ve rahatlama teknikleri ile tedavi şekillendirilir. Tedavinin bilişsel davranışçı terapi olmasına özen gösterin. Bu tedavi sadece ders çalışma stratejilerini değil, sınava bakışını, başarıya odaklanmasını ve olumsuz düşüncelerin yeniden ve daha pozitif değerlendirilmesini sağlar. Aşamadığınız sorunlar için mutlaka bir Uzman Klinik Psikoloğa başvurunuz.
Betül Baltacı Uzman Klinik Psikolog Tel: 0537 490 7463 ve |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Yetişkinlerde dikkat eksikliği ve hiperaktivite - 12/03/2014 |
DEHB yani Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu tıbbi bir tanıdır |
Depresyon nedir, nasıl bir tedavi uygulanmalıdır? - 26/02/2014 |
“Depresyondayım” sözünü artık duymayan kalmamıştır muhtemelen, çünkü günümüzde depresyona giren kişilerin sayısı her gün artmaktadır. |
Çocuklarda takıntılara dikkat! - 26/02/2014 |
Takıntılar günümüzde çok yaygın olmakla birlikte hayatımızı olumsuz yönde etkilerler. Toplumun yaklaşık %2-3 ünde görülen bir rahatsızlıktır, fakat fark edilmesi ne yazık ki her zaman kolay değildir. Ortalama başlangıç yaşı 20 olmasına rağmen son dön |
Takıntı nedir, ne zaman bir uzmana başvurulmalıdır? - 24/02/2014 |
Obsesif- kompulsif bozukluklar, yani halk arasında bilinen ismi ile takıntılar son dönemlerde sıkça görülmektedir. Obsesyonlar, kişide korku ve endişeye neden olan, istenmeden gelen düşünceler ya da dürtülerdir. |
Çocuklarımızı sanal dünyada yalnız bırakmayalım! - 22/02/2014 |
Günümüzde bilgisayarlar, akıllı telefonlar ve buna bağlı olarak internet hayatımızın bir vazgeçilmezi haline gelmiştir. |
Ergenlik dönemindeki çocuklarımızla iletişim - 21/02/2014 |
Ergenlik dönemi günümüzde önceki kuşaklara göre daha erken yaşlarda başlayıp, şartlara bağlı olarak daha ileri yaşlara kadar sürmektedir. |
Çocuklarda özgüven eksikliği - 20/02/2014 |
Çocuklarda özgüven eksikliği |
Çocuk ve Ergen Terapiler - 20/02/2014 |
Hiper aktivite, dikkat eksikliği, davranış bozuklukları, sınav kaygısı, çocukluk depresyonu, kardeş kıskançlığı, ergenlik problemleri, aile içi iletişim sorunları, kimlik bunalımı Bireysel Terapiler |
Uyguladığım Psikolojik Uygulanan Testler - 20/02/2014 |
Uyguladığım Psikolojik Uygulanan Testler |
Devamı |